25 Şubat 2015 Çarşamba

öfkeyle kalkan zararla oturur.. gerçekten bak..

akşam yatarken bakmıştım, bu sabah 6-7 arası yağmur ihtimali sadece % 50.. süper! bir buçuk gündür gezmeye çıkamayan, küçük bir bahçede yaşayan damla ve paşa itlerini gezdirmek için yakalanması gereken fırsat işte! saatim çaldı 6:30'da, koşarak attım kendimi dışarı, ikisini de aldım, çıktık yürüyüşe.. hemen çiş-kaka olayına girmek lazım, çünkü o bahsi geçen %50 ihtimal kendini göstermeye başlıyor.. acaba saat 6'nın bir yarısı yağmursuz, öbür yarısı yağmurlu anlamında mıydı o yüzde elli?? galiba öyle.. neyse.. çıbık çıbık, yürün.. falan derken, aralarda tasmaların dolanması gibi enn nefret ettiğim ekşınlarla parka doğru yollandık.. neyse.. sonunda damla koca bir eser bıraktı çimlere, topla, torbayı bağla, salla çöpe! evvett! yine becerdin, bu pratiklerden sonra basketbol sahalarına daha yakın hissediyorum kendimi :) böyle boktan şeylere seviniyorum işte :)
asıl konumuza ise paşa'nın bıraktığı eseri toplama aşamasında geliyoruz.. büyruuun.. benim zalak oğlum, paşa'm, beybim, şaban'ım.. üç parçalık bir eser bıraktı bir genç ağacın yanına.. sonra öbür yandan "hadi gideliim!" modundaki damla'ya inat olsun diye heralde, ağacın öbür yanına geçip, "bacım ben bu yandan gidecem, o yüzden de tasmamın bööyle son santimine kadar çekiştirmek suretiyle ağacın öbür tarafına geçiyorum" diye önce inat, sonra ısrar etmeye başladı.. HÜLEEAAYYYNNN!!!!! gelsene lan oğluuum!!! ben bağırınca daha da kaçıyo salaak!!! tasma çıkacak kafasından!!! ÖÖEEEHHH!!!!!!! BU NE LAN ELİMDEKİ!! TORBA!!! ÇAKİİM BARİ BEN ONU YERE!!! ÇAAAT!!! LÖPÇKKK!! SAÇILL!! mühüüü!!!! her yer bok olduu:( sağ çizmem, montumun sağ yanı komple minik boklarla kaplandı! kokiyyooo :( kalktı geliyo paşa ipnesi.. lan oğlum daha önce gelsene lan.. süklüm püklüm eve git.. dışarda çıkar montunu, boklu eldiveni, bereye bişey olmamış neyse ki, ama belki partiküller uçup yapışmıştır diye onu da al eline.. HAYIIIRRR!! ÇAMAŞIR MAKİNESİ DOLUUU!! mühüü :( ama yazık diil mi bana.. pis şeyleri şimdi de içe doğru katla, koy yere.. ellerini yıka, makineyi boşalt, pislikleri tekrar selamla, pis tarafları dışarı gelecek hale getirmek için bu kez de dışa doğru katla, makineye tık, çalıştır.. yine ellerini yıka!! bböööhühühüühüüüü :(( sabah sabah lan! al işte! masum bir hayvana gereksiz yere sinirlenirsen başına bunlar gelir salak demo!

neymiş efendim, ataların bir bildiği varmış; öfkeyle kalkan zararla otururmuş.. bu anlattıklarımın gerisi mutfakta da geldi.. halbuki hanım hanım al boku yerden, paşa salağına doğru yönel, bırak damla takip etsin bu sefer de sizi.. di mi.. 

p.s. görsel bulamadım, fıkrayla idare edin anacıım :)
anne köpekbalığı genç yavrusuna bir insanı nasıl yiyeceğini öğretiyormuş.. "ilk önce önünden hızla geçer, gözden kaybolursun.. sonra sağından geçer ve yine gözden kaybolursun.. daha sonra da solundan hızla geçer ve gözden kaybolursun.. sonra da biraz bekler, paşa paşa gelir direkt yersin.." diye anlatmış ve tekrarlamasını istemiş.. genç köpekbalığı "direkt gider yerim, hiiç uğraşamam.." demiş..
annesi "bak evladım, olmaz öyle.. benim anlattığım gibi yemelisin.." dese de, çocuk inat etmiş "direkt gider yerim ben! ne gerek var uğraşmaya.." demiş.. 
annesi de "iyi.. git, boklu boklu ye o zaman!" demiş :)

çok pislik oldu sabah sabah di mi..

Hiç yorum yok: