18 Mart 2009 Çarşamba

eski zamanlar - yeni zamanlar




şimdi tv'de gördük de annemle*..teyzenin biri eskiden yaşadığımız kavram karışıklığını hatırlattı.. eskiden "yurtdışı" yerine "avrupa" derdik.. bir biz değil, herkes öyleydi.. hem de istanbul'un göbeğinde.. yani köydekiler durumu falan yok..
bkz. "deli deli kulakları küpeli.. gönderdiler onu avrupa'ya.. avrupa avrupa.."

yine aynı programda geçti.. eskiden sıvı yağların hepsine zeytinyağı derdik.. annannemlerin evinde salataya basardık ayçiçek yağını, zeytinyağı diyerek..

"eski dediğim de ben ilkokula giderken" diye başladım bu satıra.. hahhahaaaaaaa.... kaç yıl önce olduğunu yazmaya kalkıştım da.. bayağı eskiymiş gerçekten.. 80'lerin ilk yarısından bahsediyorum.. evet evet 1900'lerdeki..

yazı çok saçma bir yere gitmeye başladı.. geleceğe bakalım.. dün kardeşimden duydum.. o da bir arkadaşından duymuş.. o da haberlerde izlemiş.. yani kaynak sağlam!.. "mister / mistress" sözcükleri artık kullanılmayacakmış.. sebebi de, cinsiyet ayrımcılığı konusunda 'politically correct' olma çabası muhtemelen.. konuyla tamamen ilgili olmasa da, 20 yıl sonra dönüp de şaşıracağımız bir değişiklik sonuçta.. acaba mr and mrs brown yerine artık ne diyeceğiz??


* en sevdiğim akşamüstü programı yemekteyiz'de.. 2009 itibariyle halen 25 yıl öncesinin ifadelerini kullanan insanlar var kayseri'de.. çok nostaljik bir durum.. iyi bir şey aslında.. o zamanlara dönmek isteyince atla bir otobüse, git kayseri'ye.. hem de daha bugün türk kahvesi yapan ısıtıcıların ne kadar gerekli olduğu konusundaki bir konuşmaya maruz kalan ben kişisine tam denk geldi..

Hiç yorum yok: