7 Kasım 2009 Cumartesi

alkolizm'e giriş..

aslında uzun süredir alkolsüz yaşam sahasında ikamet eden biri olarak karşıma çıkan ilk fırsatı değerlendirmekteyim de diyebilirim.. bir haftadır kendini hatırlatan böbrek taşlarım, sonunda dün atak yaptılar.. neyse ki sadece biri yola çıkmış.. dün sabah 5'ten öğleden sonra 3'e kadar sürüm sürüm süründüm.. ben ki iğne fobisi sahibi kişi, ben ki yeryüzünde kulakları delik olmayan tek dişi, dün hemi ağrı kesici iğne olup, hemi de içinde pek hoş narkotik bir ilacın* bulunduğu serumla haşır neşir oldum..

bugüne kadar çook şeyler tavsiye edildiğini duydum böbrek taşlarını düşürmek için.. en son numaramız avakado yaprağı suyu.. hastaneye giderken de taksiciye ve anneme açıklamasını yaptım kendimce: asıl önemli nokta sıvı tüketimini artırmak, iki bardak avakado suyu ile iki bardak sek su arasında ve aynı miktarda bira arasında bir fark yok.. canım doktorum da bunu tamamen onayladı.. ama eve gelip de düşününce şunu fark ettim ki, bu üç cins sıvı arasında seçilmesi gereken ikisi su ve biradır..

su zaten en sevdiğim içecek.. birayı da tuvalete gitmeyi teşvik etmesiyle gayet alakasız olarak, sadece alkolün verdiği güzelleşme etkisi yüzünden seçtim.. bu böbrek ağrısı öyle korkunç bir şey ki, ağrıyı daha az hissettirecek her maddeye minnettar oluyor insan.. sonuç olarak, hayatımda ilk kez sabah 10'da evde içmeye başladım.. cuma'ya kadar raporluyum, girmediğim her ders için bir bira içmeye çalışacağım :)



*sevgili doktorum sürekli bunu tekrarlayıp, "çok iyi ilaçtır.. tadını çıkar fırsat bulmuşken.." deyip durdu.. pek sevdim kendisini :)

2 yorum:

Adsız dedi ki...

Alkolizm nedir?

demo dedi ki...

her ne kadar yazının gerçek alkolizmle bir ilgisi olmasa da, herkes kendi misyonu için her fırsatı değerlendirebilmeli..
respect :)